Naim Babüroğlu: Atatürk'ün mucizesidir cumhuriyet

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 96'ncı yılında cumhuriyet rejimine giden süreci ve ilan edilişini anlatan İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Strateji Uzmanı Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, 'Cumhuriyet rejimine giden süreçte ilk adım Milli Egemenlik ilkesinin 1921 Anayasası'nın birinci maddesi olarak yer almasıdır. Atatürk, cumhuriyeti bir gecede kurmadı. Cumhuriyet, Mustafa Kemal'in kafasında uzun yıllar boyunca şekillenen çağdaş Türkiye projesinin eseridir. Atatürk, gençliğinden itibaren J.J. Rousseau, Montesquieu, Kant gibi yabancı aydınlar ile Tevfik Fikret, Namık Kemal, Ziya Gökalp gibi yerli aydınları okumuştur' diye konuştu.

PAYLAŞ
Haber Kasaba - Haber Kasaba

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 96’ncı yılında cumhuriyet rejimine giden süreci ve ilan edilişini anlatan İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Strateji Uzmanı Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, “Cumhuriyet rejimine giden süreçte ilk adım Milli Egemenlik ilkesinin 1921 Anayasası’nın birinci maddesi olarak yer almasıdır. Atatürk, cumhuriyeti bir gecede kurmadı. Cumhuriyet, Mustafa Kemal’in kafasında uzun yıllar boyunca şekillenen çağdaş Türkiye projesinin eseridir. Atatürk, gençliğinden itibaren J.J. Rousseau, Montesquieu, Kant gibi yabancı aydınlar ile Tevfik Fikret, Namık Kemal, Ziya Gökalp gibi yerli aydınları okumuştur” diye konuştu.

CUMHURİYETİN İLK İŞARETLERİ

Cumhuriyete gidilen süreçte 19 Mayıs 1919 tarihinin dönüm noktalarından biri olduğuna dikkat çeken Dr. Babüroğlu, “Mustafa Kemal Paşa’nın, Samsun’a varır varmaz ordu müfettişi olarak 22 Mayıs 1919’da gönderdiği raporda yer alan, ‘Millet, milli egemenlik esasını ve Türk milliyetçiliğini kabul etmiştir. Bunu gerçekleştirmeye çalışacaktır’ maddesi, cumhuriyetin bir işaretiydi. 21-22 Haziran 1919 Amasya Genelgesi’nde, ‘Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır’ maddesi aslında cumhuriyetin kendisiydi. Erzurum ve Sivas Kongresi’nde alınan kararlar cumhuriyete gidişin göstergesiydi. İlanından dört yıl önce, cumhuriyet yönetimine ilişkin ana esaslar belgelerde yer almaya başlamıştır” dedi.

“CUMHURİYET BİR GÜNDE İLAN EDİLMEDİ”

Lozan Antlaşması’ndan sonra Mustafa Kemal Paşa’nın, Hasan Rıza Soyak’a yazılı notlar verdiğini ve temize çekmesini söyleyerek ‘Sadece sen ve ben bileceğiz’ diye uyardığını ifade eden Dr. Naim Babüroğlu, “Soyak, notların 20 Ocak 1921 Anayasası’nı değiştiren ve ‘cumhuriyet’ yönetim şeklini veren taslak çalışma olduğunu anlar. Mustafa Kemal Paşa, dönemin Adalet Bakanı Seyit Beyin de görüşlerinin alınmasını ister. Seyit Bey de birkaç yorum yazar. Görüldüğü gibi, cumhuriyet bir günde ilan edilmedi” şeklinde açıklamada bulundu.

Dr. Naim Babüroğlu, NUTUK’un, Atatürk tarafından 15-20 Ekim 1927'de 6 günde, 36 saat 31 dakikada okunduğuna dikkat çekerek, “Atatürk’ün vasiyetnamesi gençliğe hitabıyla son bulur. İzleyenler, Gençliğe Hitap’ı okurken, Atatürk'ün heyecanına hâkim olamayarak, sesinin titrediğini gözlerinden yaşlar aktığını söylerler” dedi.

“MUSTAFA KEMALLER ARTIK 20 YAŞINDA”

Babüroğlu, ‘Benim en büyük eserim Türkiye Cumhuriyeti’dir’ diyen Atatürk’ün, cumhuriyeti Türk gençliğine emanet ettiğine vurgu yaparak, “Kendisinin ölümünden sonra ne olacağı endişesini taşıyanlara da ¨Mustafa Kemaller artık 20 yaşında¨ yanıtını vermişti” dedi.

Babüroğlu, ‘cumhuriyet nedir?’ sorusunu da şu sözlerle yanıtladı:

“Cumhuriyet, doğudaki yoksul bir köyden Aziz Sancar’ı Nobel Bilim Ödülü'ne taşıyan; batıdaki fakir bir köyden Süleyman Demirel’i Cumhurbaşkanlığı makamına çıkaran rejimin adıdır. Atatürk’ün mucizesidir cumhuriyet…”

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN