Geçtiğimiz günlerde Motorlu Taşıtlar Vergilerine ilişkin olarak; Maliye Bakanı Naci Ağbal tarafından Binek otomobillerin Motorlu Taşıtlar Vergisi'ne (MTV) önümüzdeki yıldan itibaren yüzde 40 zam geleceği açıklandı. Maliye Bakanı Naci Ağbal, ilgili Torba Yasa'nın Meclis'e gönderildiğini ifade etti.
Bir soru sormak istiyorum nacizane; Bir yanda vergileri arttırırken, diğer yanda büyüme hedefini yükseltmek ne kadar mümkün ve gerçekçi? Peki şimdi burada sorulması gereken soru ne? Yada konuşulması gereken asıl mesele ne? Şöyle ki; Türkiye Büyük Millet Meclisi Milletvekilleri Dağılımı Parti Üye Sayısı Adalet ve Kalkınma Partisi 316, Cumhuriyet Halk Partisi 133,Halkların Demokratik Partisi 55, Milliyetçi Hareket Partisi 36, Bağımsız Milletvekili 5, Toplam: 545 peki neden bu sayıları verdim.
Şimdi neden bu sayıları verdim onu kısaca özetlemeye çalışayım.
Milletvekilleri aylık olarak 17 bin 200 liraya yakın ücret almaktadır. Bu ödeme haricinde ise milletvekilleri pek çok ödenekte alabilmektedir. Buna göre milletvekilleri başka illerde görüşmelere gittiğinde barınma, konaklama, gıda, ulaşım ve temel ihtiyaçlar vb. gibi ücretler için ödeme almaktadır. Yine kamu kurularının sosyal tesis imkanlarından yararlanmakta olan milletvekilleri vefat etme durumlarında da yakınlarına bir sene boyunca maaş ödemesi yapılmaktadır.
Şimdi geçtiğimiz günlerde bir vergi zammı yapıldı neden? Gerekçe Milli güvenlik.Peki sormazlar mı adama neden hep vatandaşın sırtına yüklüyorsunuz bu yükü diye? Biraz da kendi üzerinize yüklerseniz hani melasa 1 ay maaş almasanız. 17.200 TL deyip geçmeyin 545 x 17.200 = 9.374.000 TL yapıyor bence buda güvenlik açığının bir kısmını gidermeye yeter. Yeter yetmesine de olur mu vatandaş o zaman lüks yaşar ne dedi sayın cumhurbaşkanımız lüks yaşamdan uzak durun. Bizde vatandaş olarak dedik ki; biz yaşadığımıza şükrediyoruz. lüks yaşam neyimize, ama kafi mi tabi ki de değil açlık sınırını da geçtik aç kaldı bu millet aç vay ki ne vay vatandaşın haline kimler yansın kimler ağlasın.
Vatandaş artık bu gel git geller den çok sıkıldı.
Uzatmayacağım söylemek istediğim şey şu; Tabi ki güvenliğimiz için elimizden ne geliyorsa yapacağız ancak kardeşim biraz usturuplu bir zam yapılsın ya zaten ayakta durmakta zorluk çekiyor vatandaş iyice düşene de bir tekmede biz vuralım misali yapılmasın.
Biraz el vicdan!
Adaletli bir vergi dağılımı yapılsın. Alt tabakaya yapılan vergi zammı üst tabakaya da yapılsın. Mesela teknelere, gemilere, uçaklara, vesair, zenginlere torba yasa ile sadece zenginlerin hakları değil sermayenin hakları değil biraz da vatandaş korunup kollan sın.
Bu torba yasa eskiden oynan tombala gibi bir şey herhalde hep oynatan kazanıyor. Zengin gücüne güç parasına para sermayesine sermaye katıyor olan garibana oluyor yazıktır günahtır be kardeşim alın terimize göz dikmeyin biraz el insaf edin. Vergi yasasını iyileştirin seçimler yaklaşıyor bu vatandaş bunların hesabını sandıkta mislisiyle verir hani sizler diyorsunuz ya bir oyun bile bizim için önemi büyük diye işte bu sözünüzü unutmayın hep canlı tutun ki bu yasaları o mecliste geçirirken vatandaşın yüzüne nasıl bakacağınızı da düşünerek yapın.
Geçengün değer bir büyüğüm şöyle bir şey yazmı ve bana özelden göndermiş yadığı yazı aynen şuydu.
Kamuoyunda her milli meselede olduğu gibi ''biri anyaya biri konyaya'' analizlerin nedenini de araştırmak gerekir tabi.
Bu bağlamda: Çocukluktan itibaren milli ve manevi bilincin yeterince sağlıklı verilmemesi, Programlarımda bahsettiğim gibi eğitimde sorgulayıcı ve eleştirel yeteneğin kazandırılmaması, Söz ve yazıyı elinde tutanların -istisnalar hariç- evrensel olmayı pısırık olmakla karıştırmaları, bunlara karşın özgün olanların sesinin cılız çıkması, Eğitim sisteminden itibaren şahsi çıkar odaklı davranmanın prim yapması, ideallerin sıfır değere düşmesi. Bu bağlamda siyasetçilerin ve toplumun öncülerinin, yatırımlardan önce eğitimin kalitesine ve donanımına önem ve öncelik vermesi gerekir.
Maksadım burada kimseyi kötülemek yada kimseye laf sokmak falan değil bende sade bir vatandaş olarak içimden geçenleri kale aldım. Ve söylenmesi gerekenleri söyledim. Umarım mesajımız yerine ulaşır.
Saygılarımla.
