Turgutlu MHP'de siyasi hatanın günah keçisi kim olacak?... Günah keçisi mi! arıyorsunuz adres belli...

24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinde Turgutlu'da yaşanan hüsran. 'Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır' Kolay ve emeksiz kazanılan şeyler elden kolay çıkar. Elde kalıcı olanlar, emek sarf edip alın teri dökerek kazanılan şeylerdir.

Manisa MHP'nin Kalelerinden birisi olarak bilinirdi. 24 Haziran'da karşılaşılan tablo ve alınan oy oranı geçtiğimiz seçimlere göre ciddi oranda düştü. Partiler arasında MHP Manisa'da 4.sırada Turgutlu'da ise 5.sırada yerini aldı. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezinin Manisa'yı masaya yatıracağı ve bazı değişikliklerin yapılacağı kulislerde şimdiden konuşulmaya başlandı. Seçim bitti. Sonuçlar açıklandı. Oy oranları ortaya çıktı. Siyasi söylemler bir bir açıklanmaya başlandı. Sosyal medya'da MHP'nin tabanı'da tavanıda konuyla ilgili bireysel yorum ve eleştirileri peş peşe yaptı. 

Son olarak bunlardan bir tanesi Turgutlu'da alınan düşük oy oranının faturasının kime kesileceği oldu. İddialara göre, seçimin yani Turgutlu'da ki düşük oy oranının ve Turgutlu'da MHP'nin 5. parti olmasının faturasının mevcut MHP ilçe Başbakanı Sayar'a kesileceği söylentileri bazı kesimler tarafından dillendirilmeye ve bu yönde bir algı yaratılmaya çalışıldığı görüldü. 

Ancak birinci dereceden adres gösterilen Sayar, doğru adres değil ve bu yanlış!... Neden mi?

Mevcut MHP Turgutlu ilçe başkanı Orhan Sayar ve Yönetim kurulu üyelerinin 24 Haziran seçimlerinin başlamasından bitişine kadar canla başla mücadele ettiği görüldü. Malesef Sayar'ın bu mücadelesine ortak olan bir belediye meydanlarda yoktu. Şimdi burada asıl sorulması gerek soru şu? suçlu kim? burada suçlu Orhan Sayar mı? yoksa...

İlçe başkanının tüm çabalarına rağmen arka planda kalmayı tercih eden gizliden gizliye bir başka partiye çalışan ve oy vermeyenler mi? suçlu yada şöyle ifade edeyim. Hem Atanmış hem Kongrede seçilmiş  ilçe başkanını dikkate ve kaale almayıp umursamayan belediye başkanı mı? suçlu. Yolsa gece gündüz demeden sokak sokak cadede cadde bayrak asan seçim çalışması yapan ilçe başkan mı suçlu.

Turgutlu'da belediye başkanı ve yardımcıları bir başka partinin propogandasını açık açık yaptığı alenen ortadayken Turgutlu Ülkü Ocakları'da  buna dahil olmak üzere Sayar'ın çalışmalarına bir katkı sağlamayı bırakın köstek olmaya çalıştıkları tüm kamuoyunda çok netbir ekilde bilinirken sizce kim suçlu. 

Turgutlu belediye başkanı sadece mecbur kaldığı Yani Erkan Akçay ve Nurulah Savaş’ın ilçemize geldiği  durumlarda Fotograf vermek adına  bu çalışmalara katılıp, seçim çalışması yapmak suretiyle geldiği lanen ortada iken gerek kendisi gerekse yönetimi ile birlikte  ciddi ölçüde ve samimi bir şekilde mücadele veren ilçe başkanı mı suçlu. 

Yoksa samimiyetten uzak tamamen göz doldurmak için sözde adı çalışıyor olsun die görüntü yapıp daha sonra bir kenara çekilen bir belediye başkanı ve yönetimi mi buarada suçlu. Sorarım sizlere siz belediye başkanı ve yardımcılarının gerçekten 24 Haziran seçimleri için ellerine mikrofon alıp seçmene 24 Haziran seçimlerini anlattığını ve samimi bir çalışma yürüttüğünü gördünüz mü? 

Bu paylaşımda ben Turgtulu ilçe başkanını göremedim siz görebildiniz mi? Sayar bu ilçenin ve bu belediye başkanlarının ve vekil adayının ilçe başkanı değil mi? Niçin MHP ilçe başkanı yerine Ocak başkanı bu karelerde yer almıştır.

Buda ayrı bir tatışma konusu olsa gerek.

MHP'nin Turgutlu'da ki; 2 tane meclis üyesinin bile seçim çalışmalarına katılım saglayamadığı veya bir belediye personelinin bile seçim çalışmalarına katılım saglamadığı ve buna zemin hazırlayan bu eksikliklerin yaşanmasına yol açan belediye başkanı ve yönetimi suçlu.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahceli’nin anketler tarafından MHP’ye kurulan Kumpası acık acık ifade etmesine rağmen, Devlet Bahçeli’nin çagrısını asla uymayan bir ülkü ocakları ve Turgutlu Belediyesi ekibinin başı olan Turgay Şirin’i bu seçim sonrası ve Turgutlu'da yaşanan oy kayıplarında nereye koyacaksınız. Doğru söz işine gelmeyenlerin zoruna gider.

Ne demiş atalarımız: Yiğid baş olsun, isterse kesesi boş olsun. Muharrem İnce'nin seçim gecesi bir sözü var. 'ADAM KAZANDI' bende bu güzel söze itifen bir söz kullanmak istiyorum. Dönüp bir aynaya bakın biz nerede hata yaptık yada yapıyoruz diye, ''Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır'' Yani: Görmemiş kişi, rastlantı olarak layık olmadığı bir duruma kavuşursa bu durum kendisinin hakkı imiş gibi aptalca böbürlenirmiş.

Hiç bir insan tam değildir. Her insan bilerek ya da bilmeyerek yanılıp yanlışlığa düşebilir, suç işleyebilir, günaha girebilir. Kusurları bakımından insanlara fazla yüklenmek doğru değildir. Demem o ki: Eleştiri tabki yapılsın yapılmasına ama dozu kaçmadan en azından makama ve kuruma sağyı duyarak bu adımlar atılsın. Ortak akıl ortak kararlar ile yapılan yanlışlar masaya yatırılsın. Adam suçlamak kolay kaybetmek te ancak kaz anmak çok zor bu seçim bunu bir kez daha göstermiştir. 

Strateji ortaya koyamayan teşkilat mensupları, planı olmayan anlatım güçlüğü çeken yöneticiler, kendilerini dev aynasında görüyorlar.

 

 

Bakmadan Geçme